Evet, bu bir genelleme yazısıdır. Hoşunuza gidebilir veya gitmeyebilir, zerre umrumda değildir. Ama bir cumartesi gecesini daha evde geçirdiğim için, sorgulamak ve yazmak istedim. Yazıyı tamamen İstanbul için yazıyorum diğer iller kusura bakmasın. Gerçi orası için de geçerlidir yazdıklarımın çoğu..
Öncelikle, analiz edilecek ilk parametre; karakterdir. Bu insanlar farklı karakterlere sahip olabilir.
1-) Cuma Felekçileri: Bu arkadaşlar genellikle Cumartesi'yi bekleyemez, Cuma iş çıkışı/ders çıkışı abanıverirler arkadaşlarıyla içkiye. Ocakbaşı olur, gece kulübü olur, tüketirler bünyeyi sabahın ilk ışıklarına kadar.. Sabahleyin yatağa girip, akşamüstü uyandıklarından mütevellit, cumartesi dışarıya çıkmaya halleri kalmaz.
2-) Asosyal İradeler: Kendimi en çok içinde hissettiğim gruplardan biridir. Ertesi hafta sınav/yetiştirilmesi gereken iş/proje/ödev gibi mevzuları varsa; haftasonunu evde geçirmek isterler vicdan muhasebesinin Z raporu sebebiyle. Lakin bu insanlar da kendi içlerinde ikiye ayrılır: evde iradesine hakim olup işini gücünü halledenler ve bakkaldan bira söyleyenler(ikinci grup benim başlı başına.)
3-) Yorgunlar: Yaşadıkları şehri, kornaları, gürültüyü, kalabalığı sevmeyen, genel eğlence anlayışından tiksinen, üç beş arkadaşıyla minimal bir hayat sürdüren yorgun ruhlardır.Cumartesi günü onlar için haftaiçi günlerinden zerre farklı değildir. Sıradan bir gündür.
Şimdi diyeceksiniz ki, senin benim gibi yaşamayan memur adamlar da var. Evliler var. Çocuklular var. Bak birader, cebinde yol parası olan herkes cumartesi dışarı çıkar. Ha kimisi misafirliğe, çaya yemeğe gider; kimisi ailesiyle sahilde çekirdek çitler. Ama dışarı çıkılır, anlaşıldı?
Aklıma gelen ilk grupları yazdım. Varsa eklemek istedikleriniz, buyrun.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder