Google+ boş mideye iki duble viski: Yeni Seri: Karavana Bölüm: 1

10 Şubat 2012 Cuma

Yeni Seri: Karavana Bölüm: 1

ekşibition diye bir dalga varmış. yıllardır ekşisözlük'e yazarım, ilk kez farkına varıyorum. velhasıl, bir iki teşhir gönderdik. pek sevilmedi ancak daha sonra kadınların çektiği fotoğrafları, altlarında hikayeleriyle birlikte göndermeye başladım. kadınlar çekti derken, çıplak fotoğraf değil tabii ki.

neyse, bu da; blogumuza yeni seri olacak takipçiler. başlayalım.


"

bir diğer teşhir fotoğrafımızla buradayız. aslına bakarsanız, beğendiğim fotoğraflarım olduğu için değil, hikayeleri olduğu için paylaşıyorum bunları. blog yazmaktan daha keyifli geldi, bir anda. ne bileyim.

sasha(lakabı bu, ismi farklı); 25 yaşında, rus bir kadındı. couchsurfing'de, "istanbul'a geliyorum, kalacak yer lazım" şeklinde bir ilan vermişti. gece 6 suları, tabii hiç bir sap atlayamadan, ben mesajı gönderdim.

ardından, geldi. beklentilerimin tamamen ters teptiği bir kadındı. rus değil, bildiğin kayseriliydi! (kayserili kardeşlerimden özür diliyorum) bizde 2 gün kaldı, yani topu topu 1 haftasonu.

bir gece, bizim çocuklar da kalacak yer olarak evimi seçmişlerdi. herkes yerleşti; sasha'nın arkadaşı nika(ki iyi bir wingman oldu daha sonra, iyi arkadaş olduk falan) yatağıma yatıp, sigara kokan yastığımı verdi. kendi yastığını aldı ve "sasha ben burada yatıyorum" dedi türkçe. evet dostlarım, deli gibi türkçe biliyorlardı çünkü yanlış hatırlamıyorsam kazakistan'da, derslerin türkçe okutulduğu bir üniversitede okumuşlardı. ama emin de olamadım şimdi... neyse ayrıntıları atlıyoruz.

gelgelelim, sasha'nın yanına kıvrıldım. sarılmaya başladım. "hayır" dedi türkçe. ne düşünüyordum bilmiyorum çünkü hangar gibi odamda bizimle beraber uyuyan 3 kişi daha vardı. öpmeye çalışırken, çatlak dudaklarını hissettim. ruslar'ın dudaklarının hiç bir zaman çatlamayacağını düşünmüştüm. sonuçta soğuğa alışıklar, genleri de böyle gelişir diyordum. ciddi ciddi şüphe etmeye başlamıştım sasha'nın kayserili olduğundan. tabii o da beni uslu durmam için itince, dayanamadım ve "öpüşmeyi gerçekten beceremiyorsun." dedim.
sonra da döndüm götümü yattım tabii ki. fakat o da ne? sasha üstüme çıkıp beni öpmeye başlamıştı. elimi sağ göğsüne attım. sol da olabilir, emin değilim. zaten 8 göğsü vardı, sağ sol diye ayırt etmenin anlamı yok. çünkü o bir kayserili, veya rus değildi, o predatördü!

dalga dublajı bir kenara bırakırsak, elimi ittirdi. döndü götünü yattı ve ekledi; "sadece öpüşmeyi bildiğimi ispat etmek için bunu yaptım."

hayallerim yıkılmıştı. birlikte yattığımız o kanepeyi yakmak istedim ertesi sabah. o da bir "super ego" idi, ben de. sanırım onunla yatarsam, oyunu kaybettiğini düşünecekti ancak bilmiyordu ki, benimle yatmazsa, o beni kaybedecekti. piç gibi kaldım özgüvenimle. o özgüven veya egoyu tuz biber yapmasam muhabbetimize, belki sasha ile unutulamayacak geceler yaşayacaktım, kayserili veya predatör olsa bile.

sonuç olarak, bunu da sasha çekmişti. haydarpaşa garındaki kafede. benim ne işim olur rus kızla be?
"

ve evet, saymakla bitmeyecek kadar karavanam var.



Hiç yorum yok: