ayşegül diye bir kadınla tanışmıştım. seksiydi, buradaki kadınlar gibi seksi pozlar verip beni çıldırtmayı da bilirdi. bir kez görüştük, toplamda bir. sayıyla 1. kafepi'de. başbaşa da değildik, azgın mılf arkadaşı da yanındaydı. zaten ayşegül 20li yaşlarının sonlarında, arkadaşı da yanlış hatırlamıyorsam 30lu yaşlarının başındaydı.
sonra daha çok arkadaşları geldi bunların, daha çok. bir anda kendimi montların arasında derinliğe gömülen umut sarıkaya gibi hissetmiştim.
neyse, sonuç olarak ayşegül bana vermedi. arkadaşı da bana vermedi. orada oturan kimse bana vermedi amk. saplar da vardı bu arada, onlar vermesin zaten.
hikayeyi neden anlattığımı soracaksınız. her sike salça olan maymun iştahlı tipler vardır ya hani? aha ayşegül onlardandı. ben çok iyi photoshop biliyorum diyip bir fotoğrafımı istemişti, ben de ayaküstü sikilmeye en müsait fotoğrafım olan bunu göndermiştim. gördüğünüz üzere, sikti. dostlarım, size yemin ediyorum kan ve gül gül ve diken aşkımla sen temalı bir photoshopping istememiştim.
neyse, konumuza dönelim; ayşegül'le, bir junkie kadın tarafından götürüldüğüm bir doğumgünü partisinde karşılaşmıştım. moda'da. sarı saçları siyaha boyanmış, o sarkık burnu daha da sarkmıştı. çünkü o da 30u bulmuştu. benimse kafam güzeldi, selam vermedim ve kendi kendime düşünmeye başladım ayşegül'ün bakışları arasında. "vay amk zamanında kimlerin peşinden koşmuşuz." biramı yudumladım, uzaklara daldım. kelle oldum ve döndüm.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder